Bi sabah işe giderken kaza yaptım, kadın şöfürün biri arkasından çok hızlı şekilde gelmekte olan bir arabadan kaçmak için aniden benim önüme kırdı, ama öyle bir kırdı ki sol şeritten direk emniyet şeridine geçti ve o telaşla frenlere yüklendi, ben de şahin var o zaman, ablanın altında da citroen, e tabi şahinin fren sistemi citroen kadar olmadığından arkadan çarpmayayım diye ben de sola kırdım, tam ikimiz de yanyana geldiğimizde arkadan gelen bir araç benim aracımın sol arka köşesinden bi patlattı, ben kadının arabasının önünden spin atarak yoldan çıktım ve orda kaldım, arabadan indim, kadının arabasına yönlendim kadın hemen kapıları kilitledi korkudan, halbuki bişey yapacağım yok sadece kendinde misin ne yaptığının farkında mısın diyeceğim, sonra bana arkadan çarpan eleman da ileride durmuş arabasından inmiş yanıma geldi, abi ya çok üzgünüm var mı bişeyin, valla benzinlikten yeni çıktım gaz almıştım benim gaz ışıkları biraz geç yanıyor eğilip onlara bakarken kafamı bi kaldırdım seni gördüm ama artık çok geçti, frenlere yetiştiremedim bütün suç benim çok özür dilerim diye çok nazik şekilde konuştu.. Ben kadına çarpmamak için sola kırdığımda kendi şeridimin çizgisini aşıp diğer şeride
geçmedim, zira bunu lastik izlerimden gördüğümüz gibi bana çarpan eleman da abi ben yola bakmadığımdan yolu biraz ortalamışım dedi, yani bana çarpan arkadaş yola bakıyor olsa biz 3 araba yanyana birbirimize çarpmadan geçmiş olacağız..
Neyse, ben sevdiğim bi abim var onu aradım, evi zaten kaza yaptığımız yere çok yakın hemen geldi, polisi de aramıştık, kadın da anladığım kadarıyla kocasını aramış ki kocaman jipiyle bi adam geldi, polisler gelince adam onlarla biraz konuştu, ama polis o adamla konuşurken bizi uzaklaştırdı, o arada biz de diğer polis abiyle konuşuyoruz, bana çarpan eleman polise dedi bütün suç benim yola bakmıyodum arkadan çarptım diye, polis abi de şunu dedi; şu hayatta 2 şeye arkadan vurmak suçtur, afedersiniz biri kadına biri de arabaya arkadan vurmak..
Bizimle konuşan polis bizi alkolmetreye falan üfletti, gitti yolu falan ölçtü resimleri çekti, biz de diğer arabanın içinde oturan polise ifademizi anlatırken benim yanımdaki abim de bi ara lafa karışınca polis ona sert bi şekilde sen kim oluyorsun be dedi, hepimiz bi an şok olduk, halbuki bizimki hiç o tepkiyle karşılaşak bişey söylememişti, polis öyle deyince bizimki de "ne bağırıyorsun güzel güzel anlatıyoruz işte, bak çarpan arkadaşta suçun kendinde olduğunu söylüyor zaten" gibi sinirli bi konuşma geçti.. Neyse polis tutanağı tutmuş, ne bize gösterdi nasıl bir tutanak tuttuğunu ne de bi imza attırdı, günlerden Cuma'ydı, Pazartesi trafikten tutanaklarınızı alırsınız dedi ve gittiler.. Biz de diğer arkadaşla trafik sigortasına vermek için ruhsat ve poliçe fotokopilerimizi birbirimize nasıl vereceğimizi falan konuştuktan sonra herkes kendi işine baktı, ben çekici çağırıp arabamı aldırdım sonra da işyerime gittim..
Sonra Pazartesi oldu ve trafik şubeye kaza tutanağını almaya gittim, tutanağa baktığımda şok oldum, çünkü suçu 8'de 8 bana yazmış 'sevgili polis memuru'.. Bana çarpan arkadaşı aradım aldın mı tutanağı dedim, aldım ama inanamıyorum ben bütün suçu kendime bekliyordum hepsini sana yazmışlar çok üzüldüm dostum dedi.. Polis arkadaş sözde "kontrolsüz şerit ihlali"nden bütün cezayı bana yazmış..! Allah'ım ağlasam mı gülsem mi, çünkü polis arkadaşın çizdiği krokiye göre de bizim yolda çektiğimiz resimlere göre de ben şerit çizgisini aşıp diğer şeride geçmemişim, adam kroki çiziyor benim arabama nerede çarptılar, arabam nereden geçmiş işaretliyor ama yazıyla yazılan yorum kısmına şerit ihlali yazıyor, yaa bari krokide de şeridi aştığımı (ki öyle bişey olmadığı halde) göster di mi..??!!
Neyse, ben sonra dava açtım ve benim suç oranım 8'de 4'e düştü.. Bi gün Trafik şube müdürünü tanıyan bi abiyle müdürün yanına gittik, sağolsun çok babacan bi adam, bizimle yakından ilgilendi, kazanın nasıl olduğunu bizim kendi çektiğimiz resimler ve polis tutanağını da göstererek anlattık, adam evet bence de suç senin değil evlat ama benim memurum neden öyle bişey yapmış ben bi kendisiyle ilgileneceğim dedi.. Benim kendi trafik polisi tanıdıklarım da var, onların da hiç biri sen suçlusun demedi.. Sonra bi ara öğrendim ki bana o cezayı ittiren, o kocaman jipi olan zengin adamla konuşan sinirli polis abimizin marmaradaki eşek adasına tayini çıkmış, ve sonra yine öğrendim ki sevgili memur abilerin sürgün yeri de aslında orasıymış..