Gönderen Konu: Bilardo  (Okunma sayısı 3720 defa)

ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« : Ocak 02, 2006, 01:11:10 ÖÖ »
Bilardonun başlangıç tarihi ile ilgili çok kesin bulgular bulunmamaktadır. Bu konudaki en eski tarih ve iddia, ünlü filazof Anacharsis'in M.Ö. 400'de Yunanistan'da bilardoya benzer bir oyun gördüğünü söylemesidir. M.S. II. yüzyılda İrlanda Kralı Catkire MORE'in öldükten sonra prinçten yapılmış 55 top ile, aynı malzemeden yapılmış masa ve istakalar bırakmış olduğu yazılı kayıtlarda bulunmaktadır. Ünlü Ingiliz yazar Shakespare'nin, bir eserindeki Cleopatra'nın cariyesi Charmian'a "Hadi gel bilardo oynayalım" diye hitap etmesi, bu dönemde bilardonun bilinmekte olduğu anlamını çıkarmamızı sağlar.

Bazı yazarlar, Fransızca "Billie" (top) kelimesinin türevi olarak kabul ederek bilardonun menşeini bu ülke olarak kabul ederler. Birçok yazar da İngiltere kökenli olduğunu ve yerde toplar ve sopalarla oynanan Pall-Maill adlı oyundan türediğini söyler.

Fransa Kralı 16.Lui zamanında saraylarda büyük ilgi görmeye başlayan bilardo sporu, oldukça ilginç bir gelişim süreci yaşamıştır. Yerden masaya, ahşap zeminden mermere, kriket tarzı sopalardan istakaya, çuhaya, lastik bantlara, kösele uca ve tebeşire kadar uzanan gelişmeleri, bu konularda yoğun ve bilimsel arastırmalar yapmısş olan değerli ustamız Sn.Mehmet ARIKAN'ın kalemi ile sizlere aktarıyorum..

ISTAKA:18.yüzyıl sonlarına kadar bilardo golf sopalarına benzer bir tarafi geniş "çoban sopaları" ile oynanıyordu. Banta yapışık kalan toplara, bu geniş kısım ile vurmak çok zor olduğu için, asa adı da verilen çoban sopalarının ince ucu ile vurmayı, yani spot (nokta) vuruşu yapmayı öğrendi insanoğlu. ince ucun kullanılması, istakanın bulunuşu anlamına da gelmektedir. 1777'de yazılan, "En Eski Kaideler" adlı kitapta oyunculara, çoban sopası ya da istaka'dan birini seçebilme hakkı tanınmış olması, bu tarihi istakanın bulunduğu tarih olarak kabul etmemizi sağlar.

TEBEŞİR: Istakanın yada oyun çubuğunun sivri ucunu alçılı duvarlara vurarak, topa vururken kaymanın (çıtlama) önüne uzun süre geçilemedi. 1818 yılında bir bilardo ustası olan İngiliz John CARR, hap kutularının içini bildiğimiz yumuşak tebeşirle doldurup satmaya basladı. John CARR'a bu buluşu iyi bir bilardocu olan patronu John BARTLEY öğretmiştir.


KÖSELE-UÇ: Bir Fransiz piyade subayı olan Monsieur MINGAUD siyasi bir suçtan dolayı hapise girdiğinde bilardo oynamasına izin veriliyordu. Istakanın ucundaki bir arızayı gidermeye çalışırken, ayakkabısının köselesini kullanmış ve bu uğraş ilk kösele ucun icadına yol açmıştır. Topa falso ve kleps hareketinin verilebilmesine yarayan bu icad için ise tarih 1825 olarak kabul edilmektedir.

BANT:Ilk bilardo masalarında topların yere düşmesini engellemek amacıyla ahşap bir çerçeve bulunmakta idi. Aşırı ses dolayısı ile bu çerçevenin iç kısmına önce içi keçe ile doldurulmuş bez yastık kullanilmistir. 1855 yilinda ilk standart masanin mucidi Ingiliz Thurston lastik banti da ilk defa uygulayan insan olmuştur. Lastik bant yarattığı hem fiziki hem de geometrik yeni olgularla, insan beyninde yepyeni ufuklar açmıştır. Bu sebeple lastik bantın icadı, modern bilardonun doğusu olarak tanımlanmaktadır.

TOPLAR:Ilk önceleri tahta olan bilardo topları 16.yüzyıl ve sonrası fildişinden imal edilmekte idi. Ancak homojen bir yapı içermemesi, kolay deforme olabilmesi ve çok zor bulunabilmesi, ekonomik olmayışı gibi sebeplerle bu konuya çözüm arayan Amerikalı John Wesley HYATT, 1868 yılında ilk plastik topun mucidi olmuştur. Günümüz teknolojisi ise bilardo toplarını Ohenol reçinesinin sıkıştırılması ile imal etmektedir.

Bilardo tarihinde ilk örgütlenmeler: 19.yüzyıl sonlarına doğru delikli bilardo tarihçesinde göreceğiniz gibi ilk örgütlenmeler, ilk kulüpler Ingiltere ve Amerika kökenli. Ancak 3 toplu ya da deliksiz bilardodaki ilk kulüp 1891'de Stutgart'da kuruldu. 1901 yılında birçok kulüp yanyana gelerek Alman Amatör Bilardo Birliği'ni oluşturuyor. Günümüzde DBU (Almanya Bilardo Federasyonu) adını alan bu kuruluş CEB (Avrupa Bilardo Konfederasyonu)'nun da temelini oluşturmuştur



ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« Yanıtla #1 : Ocak 02, 2006, 01:12:45 ÖÖ »
DUNYADA BİLARDO

Bu üç kuruluşun birleşmesi ile kurulan WCSB ise bilardo ile sporunu olimpiyatlara taşımaya çalışmaktadır. Zira IOC (Uluslararası Olimpiyat Komitesi) bilardo ile uğraşan konfederasyonların tek bir çatı altında toplanmasını şart koşmuştur.

BWA (Dünya Bilardo Dernekleri Birliği) ise profesyonel bir yaklaşımla ve sadece 3 bant disiplini ile ilgilenmektedir.

Amatör ve profesyonel kuruluşlar arasında yaşanan hakimiyet ve çıkar savaşı, şu anda dünya bilardosunun en önemli problemi. Bu savaş yeni federe olan ülkemiz bilardosunu da yakından ilgilendirmektedir.

3 toplu bilardo da, Dünya bilardosunda önde gelen ülkelerin başında Almanya, Hollanda, Fransa, Japonya, İsveç, Belçika, İspanya gibi ülkeler gelmektedir. Kulüplerarası deplasmanlı bilardo liginin bulunduğu bu ülkelerde, bayanlarda yoğun olarak bilardo oynamaktadır.
3 topta birçok disiplin olmasına karşın 3 bant disiplini şu anda en popüler konumuna gelmiştir. 3 topun temel disiplini olan Karambol ise yavaş yavaş ölmekte. Şu anda bu disiplinde Avrupa ve Dünya şampiyonası sadece jüniorler seviyesinde yapılmaktadır. Televizyonların ve sponsorların ilgisizliği yüzünden rağbet görmeyen Karambol tarihe karışmak üzere. Çok popüler olduğunu söylediğimiz 3 bant disiplini ise cazibesini henüz tam olarak çözümlenemeyişinden almaktadır

ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« Yanıtla #2 : Ocak 02, 2006, 01:13:25 ÖÖ »
ÜLKEMİZDE BİLARDO

Ülkemizde, ilk defa 19.yüzyıl ortalarında ve ancak saraylarda veya konaklarda görüldü bilardo masaları. II.Abdülhamit döneminde Harbiye Nazırı olan Enver Paşa'nın bir bilardo tutkunu olduğu ve Prens Halim'in ise usta bir oyuncu oluşu, Cumhuriyet Dönemi'ne kadar geçen sürede sahip olabildiğimiz tek bilgi. O da bizden 2 nesil evvel yasayanların söyledikleri ve kulaktan kulağa iletilmiş ifadeler sadece.



Bilardonun ticarethanelere girişi ise ilk defa Beyoğlu Ağa Camii Sokak'ta bulunan Lüksemburg Bilardo Salonu ile başlıyor. O devri yaşamış ustalarımız, bu salonun 4 katlı olduğundan ve en üst katta bulunan 2 adet İngiliz yapımı maç masasının sadece ustalara tahsis edildiğinden bahsediyorlar. Isıtma tertibati yerine bu masaların altında mangal yakılması, masaların etrafinda seyirciler için  tribün bulunması ve acemi oyuncuların bu kata alınmaması ise ilk bilardo salonunun kendine has özellikleri. Salonun sahibi, "Sakallı Niko" adıyla anılan bir gayrimüslim. Aynı zamanda büyük bir bilardo ustası olan Niko'nun bilhassa fantazi sayılara meraklı olduğuda gene anlatılanlar arasında. 1994 senesine kadar faaliyetine birçok degişikliğe uğrayarak devam eden Lüksemburg Bilardo Salonu, atmosferi bilardo anlayışı ve yetişen ustaları ile hala özlenerek anlatılıyor. Türk bilardosunun temelini oluıturan, birçok usta bilardocu için bir okul anlamına gelen bu tarihi salon, bugün artık yok.

Sakallı Niko'dan başka bu devirde yetişen bilardo ustaları içinde Amiral Fuat ve Eczacı Hasan Bey'ler en önemlileri. Her iki isimde birer karambol ustası.

Aynı salonda, bu saydığımız ustaların yanında yetişmiş olan, Binbir Ali Bey, Alexo Cangopulos gibi bilardo ustaları ise, bir devir sonra gelen Necmi Bey, Serkis, Kunduracı Şenol, Operacı Jirayir Çarkçı, Sadi Gürsesli, Duygulu Andaç, Rahmetullah Şimşek, Oral Keçelioğlu, Necati Narin, Ortaköylü Hüseyin, Beşiktaşli Agop, Avukat Atilla gibi birçok ünlü isime hocalık yapıyorlar.

Bu dönemlerde, bilhassa gençliğin büyük ilgisi, yurdun her yanında birçok yeni salonların açılmasına ve bilardo tutkusunun bir çığ gibi büyümesine yol açıyor.

Değerli okurlarım, gördüğünüz gibi  daha da sayacağımız birçok isim mevcut. Şüphesiz bu isimler yaşadıkları dönemde, diğer bilardo oynayanlara nazaran sivrilmis ustalar. Yeri geldikçe de mümkün olduğu kadar bu değerli bilardo ustalarını, tarihe gömülmekten kurtarıp, gelecek nesillerin bilgi sahibi olabilmeleri amacıyla, bu kitabin içerisine almaya çalışıyorum.

Ancak bazı ustalar var ki, onları ayrıca sizlere tanıtmakta yarar görüyorum. Zira bu ustalar ya oynadıkları bilardonun kalitesi ile, ya da eğitici kimlikleri ile ya da bilardo adına yaptıkları unutulmaz hizmetleri ile ayrıcalık hakkına sahipler kanımca. Bilmeden ve asla istemiyerek bu satırların dışına çıkardığım değerli bilardo ustaları mutlaka olacaktır. Muhakkakki, bende herşeyi bilmiyorum. Bugüne kadar sahip olabildiğimiz bilgiler içinde yazılı belgeye dayananlar çok az. Bir bilardo ustasının, nazarımda çok önemli bir yeri olduğunu bilmenizi, umarak bu konudaki eksiklerim için sizlerden özür diliyorum.

KAYNAK  http://www.koralturk.com.tr/

Srkn®

  • Ziyaretçi
Bilardo
« Yanıtla #3 : Şubat 11, 2006, 02:57:45 ÖS »
severek her türlüsünü oynarım
özellikle 3 top

aSil

  • İleti: 989
Bilardo
« Yanıtla #4 : Şubat 11, 2006, 03:00:01 ÖS »
Ben de severek oynarım. 3 topu çok beceremesem de amerikan da iyiyimdir. Ama aslında önemli olan 3 topu iyi becerebilmektir çünkü daha teknik, daha akla dayalı, geometrik düşünebilmeyi gerektiren bir oyun.

Vtec_Vtı

  • Ziyaretçi
Bilardo
« Yanıtla #5 : Şubat 11, 2006, 04:23:56 ÖS »
amerikanı iyi oynarım

ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« Yanıtla #6 : Şubat 14, 2006, 07:08:59 ÖS »
3 topu tek geçerim..

Mrija

  • İleti: 570
Bilardo
« Yanıtla #7 : Şubat 14, 2006, 08:25:04 ÖS »
Kendine güvenen arkadaşları düelloya davet ediyorum.

Not:Eldiven kullanmam :)

ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« Yanıtla #8 : Şubat 14, 2006, 08:49:56 ÖS »
bi aralar saatte 100 sayı falan çekerdim..tek ıstaka 15 im var, okulu kırıp paso paşa dayının kahvesinde bilardo oynardık..heyyt be ne günlerdi..

evet diğer arkadaşlar nasıl?

Srkn®

  • Ziyaretçi
Bilardo
« Yanıtla #9 : Şubat 15, 2006, 02:45:40 ÖS »
aynısı bendende
paşa dayının kahvesi nerde?
yoksa aynı yerdemiydik :-)

Mrija

  • İleti: 570
Bilardo
« Yanıtla #10 : Şubat 15, 2006, 11:07:23 ÖS »
Ben 40 çekiyordum bir ıstakada.Sonraları 3 banta döndük sıra gelmesi zor olduğu için:) Ama uzun zamandır oynamadım.

ALG

  • İleti: 6375
    • THT
Bilardo
« Yanıtla #11 : Şubat 16, 2006, 08:52:40 ÖÖ »
Alıntı yapılan: "Srkn®"
aynısı bendende
paşa dayının kahvesi nerde?
yoksa aynı yerdemiydik :-)

Hasköy, Kulaksızın aşağı tarafları..

Srkn®

  • Ziyaretçi
Bilardo
« Yanıtla #12 : Şubat 16, 2006, 03:08:59 ÖS »
Alıntı yapılan: "ALG"
Alıntı yapılan: "Srkn®"
aynısı bendende
paşa dayının kahvesi nerde?
yoksa aynı yerdemiydik :-)

Hasköy, Kulaksızın aşağı tarafları..
değilmiş..

Srkn®

  • Ziyaretçi
Bilardo
« Yanıtla #13 : Şubat 16, 2006, 03:09:47 ÖS »
Alıntı yapılan: "Mrija"
Sonraları 3 banta döndük sıra gelmesi zor olduğu için:)
çok iddialı bir söz bu :-)

SS

  • İleti: 702
Bilardo
« Yanıtla #14 : Şubat 16, 2006, 04:07:31 ÖS »
sanal alemde her türlüü amerikanda
http://games.yahoo.com/    
pool  da kapışıırımm ;)  :-D

VTEC

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 4899
    • http://www.teamhondaturkey.com
Bilardo
« Yanıtla #15 : Şubat 16, 2006, 05:02:09 ÖS »
haha
Ozmn sırada bilardo buluşması var ;)

Mrija

  • İleti: 570
Bilardo
« Yanıtla #16 : Şubat 16, 2006, 09:04:50 ÖS »
Alıntı yapılan: "Srkn®"
Alıntı yapılan: "Mrija"
Sonraları 3 banta döndük sıra gelmesi zor olduğu için:)
çok iddialı bir söz bu :-)


Eh sanırım öyle:) Ama benim bütün Ortaokul ve lise dönemim bilardo salonunda geçti.Çok hesap ödedim çook :)

Mrija

  • İleti: 570
Bilardo
« Yanıtla #17 : Şubat 16, 2006, 09:06:53 ÖS »
Alıntı yapılan: "VTEC®"
haha
Ozmn sırada bilardo buluşması var ;)


Olur Deniz gidelim bi akşam sen ve ben :)

VTEC

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 4899
    • http://www.teamhondaturkey.com
Bilardo
« Yanıtla #18 : Şubat 17, 2006, 07:57:51 ÖÖ »
Alıntı yapılan: "Mrija"
Alıntı yapılan: "VTEC®"
haha
Ozmn sırada bilardo buluşması var ;)


Olur Deniz gidelim bi akşam sen ve ben :)



Dersmi vericeksin???

Mrija

  • İleti: 570
Bilardo
« Yanıtla #19 : Şubat 17, 2006, 07:12:54 ÖS »
Alıntı yapılan: "VTEC®"
Alıntı yapılan: "Mrija"
Alıntı yapılan: "VTEC®"
haha
Ozmn sırada bilardo buluşması var ;)


Olur Deniz gidelim bi akşam sen ve ben :)



Dersmi vericeksin???


İtina iLe  incitmeden  :lol: